Küçük hans vakası çocukta fobi için bir örnek teşkil eder. Biliyoruz ki çocukluk döneminde çeşitli fobilerin görülmesi doğaldır. Hans'ın fobisi ise atlardır, atlardan korktuğu için evden dışarı dahi çıkamamaktadır. Kitapta Hans'ın tedavi süreci anlatılıyor. Aslında her Freud kitabında olduğu gibi bu kitapta da anlaşılması zor bazı kısımlar var, yani Freud'un analizlerinin hepsini anlamak mümkün olmayabiliyor. Bunda çeviriyi okumamızın da etkisi olabilir. Psikoloji alanında olmayan birisi için anlaması zor bir kitap.
--- spoiler ---
Hans'ın babası Freud ile mektuplaşarak çocuğunun düzelmesi için çabalamaktadır. Burada Hans çevresindeki birçok attaki çiş aygıtını fark eder ve 2.5 yaşlarında henüz cinsel eğitimi verilmediği için herkesin çiş aygıtı olarak penisinin olduğunu düşünür ta ki kız kardeşi doğup da onun penisinin olmadığı görene kadar. Bu noktada, Freud hansın cinsel eğitiminin geç verildiğini vurguluyor, yani çocuğa kadın ve erkeklerin farklı genital organlara sahip olduğu geç anlatılıyor. Çocuk da annesinin de çiş aygıtı olarak penisi olduğunu düşünüyor uzunca bir süre ve annesinin organını görmek istiyor. Fobi konusunda ise, çocuk bir atı düşerken gördüğünü ve sonrasında korkusunun başladığını söylüyor. Çocuğun büyük çiş aygıtı olan at ile büyük bir insan olduğu için büyük penisi olduğunu düşündüğü babasını özdeşleştirdiği düşünülüyor. Hans aynı zamanda geceleri sık sık mastürbasyon yapıyor. Bence kitapta iki önemli nokta vardı; 1.si çocuklara cinsel eğitimin 2.5 yaşlarında verilmeye başlanması ve kadın-erkek cinsel organlarının tanıtılması, 2.si ise babanın Hans ile olan iyi iletişimi ve sağladığı güven sayesinde hansın hislerini ve düşündüklerini rahatça ifade etmesi.
Kitaba puanım 7/10.