Baştan sona kadar kitap Arsen Lüpenin kaybedeceği hissine sokuyor hatta son raddeye kadar da yenilgi sürüyor. Son sahnelerin daha görkemli olmasını bekledim bu yüzden ama biraz uzun anlatıldığı için tam o heyecanı veremedi.
En sevdiğim kısım Purloined Letter’a yapılan göndermeydi. Poe yazsaydı kitabı, gerçekten o şeyin (şey dedim spoiler vermeyeceğim çünkü) içinden çıkardı kristal tıpa, tam da Purloined Letter’a benzer şekilde. Ama Leblanc ben bundan daha iyisini yazarım dercesine hikaye üstüne hikaye, gizem üstüne gizem eklemiş. Ya Purloined Letter da sahte olsaydı? İşte hikayeye bir sarmal daha eklenir gizem katlanırdı. Zekice bir gönderme var ama kristal tıpayı daha gizemli bir yerden çıkarabilirdi bence, Poe’nun üstüne çıkamamış maalesef. İyi deneme yine d.
Kitapta sevdiğim şey karakterin etten kemikten olması, olayın içinde hata yapması yanlış yöne gitmesi ve kendisi kadar zeki karakterlerle çarpışmasıydı. Evet dedektif hikayelerinden en büyük farkı yan karakterin de güçlü olması. Leblanc Lüpen’i arşa çıkarmıyor, insanüstü bir zeka ile sunmuyor. Hatta mesela Sherlock’un Dupin’in aksine Lüpen daha duygulu bir karakter, daha sıcakkanlı. Ama tabii hikayenin sonunda amacına ulaşıyor, herkesten daha zeki olduğu görünüyor.
Dupin ve Sherlock hep ekürileri ile gezerken Lüpen’e başka birisi eşlik ediyor bu gizemli hikayede, dışarıdan birisi. Bu da yine önemli bir fark çünkü Lüpen hep tek tabanca. Tüm krediyi kendisi alıyor. Bilge bir arkadaşı yok hikaye boyunca.
Benim kitaba puanım 8/10.